Translate

29 Eylül 2007 Cumartesi

Bu Gün Dernek Toplantısındaydım.....

Bu gün Çiderin İstanbul Toplantısındaydım.
Dört ay boyunca kendime ayırdığım tek gündü diye bilirim.
Çalışma Hayatı insanı her ne kadar çocuk yapma fikrinden uzaklaştırsa da, bu konuyu kafaya takmadığınızı düşünseniz de işin aslı öyle değilmiş sanırım. Sibel Tuzcuoğlu'nun yaptığı konuşma esnasında iki kere gözlerim doldu. Sonrada " Ne oluyor kızım hani sen bu konuda çok rahattın, hani bebek düşünmüyordun " diye kızdım kendime. Belki internette yazıştığım arkadaşlarım ordadır diye de gitmiştim ama kimseyle karşılaşamadım. Zaten herkes konuşmayı dinleyip birden kayboldu.
Soru :1
Çalışma hayatının beni bu kadar zindeleştirdiği bir dönemde bebek düşünülmeli miyim?
Soru :2
Zaten yumurta az endometriozis tahribatı hat saffada bu zamanlar kaçırılmalımıyım?
Soru :3
Acaba biraz meditasyon, yoga yapmayı öğrensem mi?
Soru :4
Hadi bunları geç, karar verdim diyelim hangi doktora, hangi merkeze gitmeli?
Soru:5
Hadi onada karar verdim diyelim. Hem iş hem o bir arada olacak mı?
Soru:6
Hadi yaptım ve olmadı diyelim, tekrar bunalıma girer miyim?
................ bu da ne bir sürü soru anlıyacağınız.

Aslına bakarsanız, sadece görüşmek ve hoş vakit geçirmek için gittiğiniz ortam bir anda size basar oluyor. Geçenlerde şunu farkkettim, bir doktor arkadaşım var ve onlarla her bir araya gelişimizde sağlık konuşur buluyoruz kendimiz ve ben her seferinde , zaten bıkmıştır ne diye sorup duruyorsun diyorum kendime ama her seferinde de konu dönüp dolaşıp oraya gelir oluyor. Bu günde öyle oldu, hani ilk gördüğünüz anda içinizin aktığı kendinizi yanlarında rahat hissettiğiniz kişiler vardır ya benim içinde Cansın hanım ve Sibel hanımla ilk karşılaştığımız anda beri öyle bu gün oraya bir gidiş amacım da onlarla vakit geçire bilmekti ama dedim ya bu seferde konu dönüp dolaşıp gene tüp bebeğe geldi. Bir yandan onları sıkarmıyım diye düşünürken, bir yandan da bu konuda en güvendiğim iki insandan akıl almadan da edemedim. Umarım onları sıkmamışımdır. Onlar o kadar ince ve hassas insanlar ki öyle bile olsa bana hiç hissettirmediler. Gel gelelim ki, bende ki sorular kafamda dönüp durmaya devam ediyor malesef.......
Otobüsle eve dönerken çok neşeli bir bebek dikkatimi çekti ve ben hemen yanlarına gidip hem bebekle oynayıp hem annesiyle muhabbet etmeye başladım. Kız hayatın ona yüklediği sorumluluklardan o kadar yorulmuştu ki "İnsan çocuk yapmaya karar verirken iyi düşünmeli, keşke bende biraz daha düşünseydim"dedi o an bir garip oldum. O kucağındaki dünya güzeli bebekle oturup, keşke yapmasaydı mı kafasından geçirirken, bense o güzelim bebeğe bakıp keşke benim olsaydı diyorudum.......

Hayat ne garip değil mi insanı her konuda her şekilde sınıyor sanki......